Emektar Makine Fuar Dergisi
Sorularımıza geçmeden önce bizlere kendinizden bahseder misiniz?
Lisans eğitimimi Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik – Elektronik Mühendisliği Bölümü’nde tamamladıktan sonra, Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Fen Bilimleri Enstitüsü’nde ‘Değirmenlerde Hava Stabilizasyonu’ konusunda yüksek lisans derecemi aldım. Çalışma hayatına 1993 yılında İttifak Holding’in bilişim şirketi Belya’da stajyer mühendis olarak başladım. 2005 – 2008 yılları arasında Er-ko Elektrik şirketinde çalıştım. 2008 yılında İmaş Makina’da Otomasyon Müdür Yardımcısı olarak görev aldıktan sonra Otomasyon Müdürü ve Proje Koordinatörü olarak çeşitli kademelerde çalıştım. 2010 – 2014 yılları arasında İmaş Makina’da Genel Müdür Yardımcısı görevinde bulundum. Ekibimizle birlikte etkin satış ve pazarlama stratejileri oluşturarak; müşteri ihtiyaçlarına yönelik fabrika ve ürün tasarımları geliştirdik. Libya, Rusya, Cezayir, Sudan gibi ülkelerden pazar payı elde eden projelere imza attık. Şirketin büyüme sürecine önemli katkılarda bulunduk. 16 Ekim 2014 tarihinden bu yana da İmaş Makina’daki Genel Müdürlük görevimi en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum.
İttifak Holding ve Genel Müdürü olduğunuz İmaş Makina hakkında bilgi verebilir misiniz?
İttifak Holding, faaliyete başladığı günden bu yana kuruluş modeli, yönetim anlayışı ve bir Anadolu markası olmasıyla örnek bir model oluşturmasının yanı sıra başarısını yıllardır artarak sürdürmeyi başarmış bir kurum. İttifak Holding, bir grup genç girişimci tarafından 1988 yılında kurulmuş ve 1993 yılında holdingleşmiş, 94 yılında da "sermayesinin yüzde 100`ü halk ortaklığına açık bir halk şirketi olarak" Sermaye Piyasası Kurulu`na kaydolmuştur. Un fabrikası ile faaliyetlerine başlayan İttifak Holding, bugün gıda, makine, inşaat, perakende, tarım-hayvancılık ve hizmet sektörlerinde Türkiye’nin çok ortaklı yapılanmalarına model teşkil eden bir holding haline gelmiştir.
İmaş Makina ise İttifak Holding’in bünyesinde 1989 yılında faaliyetlerine başladı. 27 yıldır değirmencilik sektörüne Milleral markası ile yüksek teknolojili ürünler ve yüksek verimlilikte tesisler sunmaya çalışıyoruz. Çalışmalarımızla müşterilerimizin güvenini kazanmayı başardık. Hızlı satış sonrası hizmetlerimizle de iş ortaklarının ihtiyaçlarını eksiksiz olarak yerine getirme hedefiyle çalışıyoruz.
Milleral ile; buğday, mısır, çavdar, yulaf, arpa gibi tahılların un ve irmik haline getirilmesinde kullanılan ürünlerin ve komple anahtar teslimi olarak üretilmesi ve kurulması işini yıllardır yüksek müşteri memnuniyeti ile yapıyoruz. Milleral markamız Ortadoğu’dan Orta Asya’ya, Güney Amerika’dan Afrika’ya kadar tüm dünyadaki ihtiyaçlara hitap edebilecek ürün, tesis ve hizmet sunuyor. Aynı zamanda uzman kadromuzla verim odaklı danışmanlık hizmetleri de veriyoruz.
İmaş Makina’nın kurulduğu günden bu yana Milleral ile başladığımız serüvenimize Viteral’i ekleyerek büyümeye devam ediyoruz. Aynı zamanda değirmencilik sektöründeki tecrübemizi büyük ve küçükbaş hayvan, kanatlı hayvan yemi sektörüne de başarıyla taşıdık. Viteral’ de de Milleral gibi kendi sektörü olan yemcilikte anahtar teslimi tesisler ve ekipmanlar üreterek yüksek memnuniyeti sağlamayı başardık.
İmaş Makina, hem yüksek ürün kalitesi hem de uzman ekibi ile 3 markasıyla faaliyet gösterdiği sektörlerdeki yüksek rekabet gücüne sahip. İttifak Holding’den alınan global çalışma kültürü ve güçlü sermaye yapısı, İmaş Makina’nın sürekli gelişim ve büyüme hedeflerine başarıyla ulaşmasında önemli. İmaş Makina olarak, inovasyon odaklı mühendislik yaklaşımımızla faaliyet gösterdiğimiz 3 sektörde de yenilikçi ürün ve hizmet üretme hedefiyle çalışıyoruz. Profesyonel ekibimiz de bu prensiplerle müşterilerine değer katıyor.
İmaş Makina’nın güvenilir ve yenilikçi algısını korumak ve pekiştirmek adına benimsediği temel prensiplerinin içinde sürdürülebilirlik, inovasyon, çevrecilik, globalleşme, bilgi yönetimi ve uzmanlık yer alıyor. İmaş Makina, işinin sadece mükemmel ürünler üretmek değil aynı zamanda müşterilerine değer katacak hizmetler sunmak olduğunun bilinciyle faaliyet gösteriyor.
Türkiye'de makine sektörünün genel durumu, pazar büyüklüğü ve gelişimi hakkında neler düşünüyorsunuz?
Makina imalat sanayinin bütün dünyada olduğu gibi ülkemizin sanayileşmesinde de itici gücü ve gelecekte de ülkemizin gelişiminin temel taşı olacağına inancımız sonsuz. Türk makina sanayi son 25 senedir yaklaşık yüzde 20 oranında yıllık büyüme gösteriyor. Birçok ülkede olduğu gibi, Türkiye’de de makina imalatçılarının büyük çoğunluğu KOBİ niteliğinde olup, bu yapı değişen ekonomik koşullara ve teknolojik gelişmelere karşı daha esnek ve hızlı cevap verme imkânı sağlıyor. Sektörde faaliyet gösteren KOBİ’lerin sahip olduğu ucuz işgücü avantajı ve gelişmiş mühendislik becerileri, makina imalatçılarının uluslararası pazarlarda rekabet şansını arttıran unsurlar. Türk makina sanayinde, her türlü parça ve aksamın yüksek kalitede ve rekabet edebilir fiyatlarda üretimi yapılıyor.
Şerit testere sektörünün gelişimi ülkemizde ne boyutta?
Ülkemizde şerit testere üreticilerinin gelen taleplere yönelik ihtiyaçlarına hızla cevap verecek kabiliyete ulaştıklarını söylememiz mümkün. Özellikle son yıllarda PLC’li modeller başta olmak üzere paket kesim tezgâhları, açılıp kesebilen tezgâhların da eklenmesi ile kullanıcılara büyük kolaylıklar sağlanıyor. Biz de İmaş Makina olarak hızlı kesim yapabilen, 220 mm’den başlayan şerit testere tezgâhımızı da piyasanın hizmetine sunduk.
Yakın zamanda kesim sonrası ihtiyaç olan delme işlemlerini yapabilen tezgâhların da pazarda yer alacağını düşünüyoruz.
Dayanıklı ve kaliteli bir makine üretmek için en çok nelere dikkat ediyorsunuz?
Hedeflediğimiz kalitenin gerçekleşmesi için planlı ve sistematik faaliyetler gerçekleştiriyoruz. Bu faaliyetlerin bütün çalışanlarımız tarafından bilindiğinin, uygulandığının ve sürekli geliştirildiğinin de altını çizmek isterim. Üretilen makinelerin dayanıklı, ergonomik olması, müşteri isteklerini karşılayabilmesi ve hedef fiyatların yakalanabilmesi için iyi bir tasarım ekibiniz olması gerekiyor. Biz kurum olarak, bu yönde güçlü bir mühendislik kadrosuna ve donanıma sahip olduğumuzu rahatlıkla söyleyebilirim. Tabii ki tasarımdan sonra aynı kalitede aynı ürünü üretmek için, üretim süreçlerindeki süreklilik önemli. Bunu da güçlü bir ‘sanal üretimle’ yani sahadaki süreçlerde üretim devam ederken bilgisayar ortamında kaliteyi, ürün tedariğini ve tüm süreçlerin hem zamanında hem de etkin olarak işlemesini sağlayarak yapıyoruz. Sürekli iyileştirmeyi ve geliştirmeyi prensip haline getirerek kaliteyi en üst seviyede tutuyoruz.
Satışını gerçekleştirdiğiniz ürün çeşitleri ve özellikleri nelerdir?
Yaklaşık bir yıldır üzerinde çalıştığımız, bizi bir üst segmente taşıyacağına inandığımız; müşteri beklenti ve ihtiyaçlarını karşılayan, kaliteli ve uygun fiyatlı yeni makinemizi sektöre sunduk. Cuteral HSP 300 olarak adlandırdığımız bu yeni makinemizin yerli rakiplerimizde muadili bulunmuyor. HSP 300 referanslı ürünümüzün deneme çalışmaları başarıyla tamamlandı ve seri üretime geçerek ürünün satışına başladık. Halihazırda aldığımız siparişlerimiz de bulunuyor.
Ayrıca yeni modelimiz Amada, Everesing ile rekabet edebilecek özellikte. İlk olarak 300 mm çap olarak düşündüğümüz bu modelimiz yeni serinin birinci basamağı olacak ve önümüzdeki dönemde diğer çaplarla beraber masallı ve sütunlu gruplarda seriyi tamamlamayı düşünüyoruz. Makinemizin hidrolik çift mengene, paket kesim, talaş konveyörü, hassas kesme basınç ayarı, otomatik yükseklik ayarı, hidrolik şerit gerdirme ve dayamasız hassas kesim ve PLC Kontrol özelliklerinin olduğunu söyleyebiliriz.
İmaş Makina'nın sektördeki yenilikleri nelerdir?
İmaş Makina olarak 2015 yılında yeni ürünler pazara sunduk. Her biri uzun Ar-Ge çalışmaları sonucunda ortaya çıktı ve yeni ürünlerimizde memnuniyet verici geri bildirimler aldık. Bu sene de Ar-Ge çalışmalarımız aynı hızla devam ediyor. Son çıkardığımız HSP 300 referanslı makinemiz toplu kesim ihtiyacı olan sektörlere hitap ediyor. Bu makine kullanıcılara büyük kullanım kolaylıkları sağlıyor.
Ülkemizdeki faaliyet gösteren firmaların sektör konusunda yeterli bilgiye sahip olduğunu düşünüyor musunuz?
Bildiğiniz gibi enformasyon çağındayız ve her türlü bilgiye ulaşmanın artık çok kolay olduğunu söyleyebiliriz. Önemli olan eldeki bilgileri doğru kullanarak katma değer oluşturan, her parçası titizlikle çalışılmış, ihtiyaçlara cevap verebilen ürünler ortaya çıkarabilmektir. Bu konuda bilginin yanında tecrübe de gerektiğine inanıyoruz. Sektörde tecrübe sahibi firmaların tercih edilmesinin de altında bilgiden ziyade tecrübenin yattığı biliniyor.
Hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz ve firmanızın ihracat potansiyeli hakkında bilgi verir misiniz?
İmaş Makina olarak şu ana kadar 70’e yakın ülkeye başarılı bir şekilde ihracatımız bulunuyor. Bunların arasında ABD, Kanada, Meksika, Brezilya, Paraguay, Fransa ve İngiltere gibi Avrupa ülkeleri, Rusya, Kazakistan, İran, tüm Kuzey Afrika ülkeleri, Nijerya, Gabon gibi diğer Afrika ülkeleri, Endonezya, Avustralya gibi Uzakdoğu ülkeleri yer alıyor. Yani Antarktika hariç tüm kıtalara ihracatımız bulunuyor.
Emektar makine ve İmaş makinanın çalışmalarını anlatır mısınız?
İmaş Makina ve Emektar Makine’nin yolları 2012 yılında kesişti. O günden bu yana uyumlu ve başarılı bir çalışma dönemi gerçekleştirdik. Bu süreçte birçok projeye birlikte imza atmanın yanı sıra fuarlara da katıldık. Ayrıca İmaş Makina’nın Marmara Bölgesi’nde başarılı bir şekilde faaliyet göstermesine katkı sağladık. Bu süreçte Gebze şubesinin açılışına destek vererek her zaman bayimizin yanında olduğumuzu gösterdik. Bölgede satış yetkililerimizle müşterilerimize yönelik başarılı çalışmalar gerçekleştirdik. Bu yıl 26 – 29 Mayıs 2016 tarihleri arasında düzenlenecek Santek fuarına katılacağız. Bunun yanı sıra uzun vadede gerçekleşecek projelerimiz için çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Sektördeki tek kadın patron ve yönetici olarak Serap Hanım’ı anlatır mısınız?
Makine sektöründe kadın patronlar çok fazla yer almıyor. Fakat Serap Hanım uzun yıllardır aile şirketinde bu işi başarılı bir şekilde yönetiyor. Birçok meslek kuruluşunda başkanlıklar vs. görevlerini de devam ettirerek bir örnek teşkil ediyor. Serap Hanım kısa sürede orta ölçekli olan aile şirketini ulusal ve uluslararası düzeyde faaliyet gösteren bir firma haline getirmeyi başardı. Serap Hanım’ın çalışmalarını takdirle izliyor ve başarılarının devamını diliyoruz.